24 Ağustos 2012 Cuma

Ortaokul Deneyimleri-Bir kızla ilk defa.

Seneler önce Ankara civarlarında ortaokulu okuduğum , sanaiisi ve gelişmiş sosyal yaşamı olmayan küçük bir kasaba vardı. Unutulmuş bir ilçenin , (sonradan irtica olaylarına çanak tuttuğundan gündeme gelmişti) yakınlarında olan bu kasaba da 4 sene kadar yaşadım. Tabi ki  ortaokulu burada okumuş , ilk cinsel uyanışım ve kızlardaki yumuşak kıvrımları ilk fark edişim bu zamanlara rastlar. Derya, çok tatlı bir  siması olan ve  gamzeleri ile bunu taçlandıran ortaokul aşkım. İlk sene bizi yakıştıranlar ve dalga geçenler olması çok doğalmış şu anda buradan  oraya baktığımda anlayabiliyorum bunu. Benden  bir şey istediğinde koşa koşa yerine getiriyordum istediklerini, her teneffüste yanına gidiyordum ve sınıfta ona yakın olabilmek için sıramı değiştirmiştim. Tabi çocuktuk o zamanlar ve saf duygulardı bunlar.

Zamanın akması ve Derya da ki değişimler şu an bile hala aklımda, göğüslerinin portakal kıvamına gelmesi ve sütyen kullanmaya başlamasına birebir şahit olmuştum. (düşünün ne kadar yakından takip ediyorum). Sanırım orta ikinci sınıftaydık ve beden derslerimiz boş geçmeye başlamıştı, tabi ki en sevdiğimiz ders olmasının yanı sıra bütün zamanın bize kalması Derya ile olan yakınlaşmamı artırıyordu, okulumuz çok büyük olduğundan ara ara boş sınıflara gidip konuşuyor yalnız kalmaya çalışıyorduk. Böyle bir salı günde, sınıfta otururken elim onun bacağına değmiş ve bacak arama hücum eden kanın birebir farkına vararak kıpkırmızı olmuştum. Tabi bunun farkına vardı Derya ve o da benimle aynı renge büründü anında. Sonra bir şey olmaz deyip geçiştirdik tabii.

Ama gel gelelim benim aklıma düştü Derya'nın yeni gelişen göğüsleri ve sıcak nefesi. Bilinçli olarak yaptığım ilk mastürbasyonun ana temasıydı o günden sonra. Tabi akıl başka yere çalışmıyor ki. varsa yoksa zonklayan bacak arası, nede olsa tüm kan oraya hücum ediyor. Bir günde dört beş başarılı girişim , tabi serde gençlik var enerji bitmiyor.

Zaman böyle akıp giderken orta okul son sınıfa başladık , ve şans o sene yüzüme güldü. Bir onda boy attım ve sesim kalınlaşmaya , sakallarım terlemeye başladı ve artık çük kıvamında olan ormanımsı uzantı bir anda yarrak diye tabir ettiğimiz ağzını doldura doldura söyleyebileceğin bir gelişime doğru yelken açtı. Aileden mi ne geliyor bilmem iri ve cüsseli bir organa sahibim. Ve o zamanlar bu çok büyük bir övünç kaynağıydı gençler arasında. Yaşıtlarıma göre 2-3 santim büyük ve kalındı.

Bu gelişimi takip eden arzular da büyüyordu tabi ve artık Derya ile kız-erkek arkadaş olmuştuk, ve her Türk genci gibi abazalıktan kuduruyordum , kıza dokunmam la aletin çadır kurması bir bir oluyordu, şimdi anlıyorum ki Derya da bunun farkındaymış, ne bilelim o zamanlar durumun böyle olduğunu.

İşte tam bu günlerde Lise birinci sınıfların ve bizim sınıfın boş dersinin çakıştığı bir an oldu ve ağabeyimiz olarak gördüğümüz ve saygı gösterdiğimiz bir grubun muhabbetine dahil olduk sınıfta benim arkadaş gurubu ile. Konu nasıl oraya geldi ne oldu bilmiyorum bizim gruptan İbrahim , Berkant a benim yarragımın  onunkinden büyük olduğunu söyledi ve iddia başladı bir anda öyleydi böyleydi diye. Ve sonuç olarak benimki  ile Berkant'ın kini karşılaştırma kararı alındı, utana sıkıla çıkardık ve gerçekten benimki büyük çıktı. Ama ben gözümü elemanın yarraktan alamıyorum bir türlü. Acayip hoşuma gitti iyimi. Gece rüyalarıma girmeler falan  aha diyorum ne oluyoruz. Aklıma Berkant gelince benim çadır Derya'yı düşündüğüm zaman ki gibi kuruluyor anında. Çevre bize bunun yanlış olduğunu öğretti tabi başladım bozuk atmaya, ben öyle değilim diye. O gün karar aldım, Derya'yı öyle veya böyle okşamalı bir şeyler yapıp hala erkek olduğumu kendime kanıtlamalıydım.

Sonraki boş dersi beklemeye başladım ve fırsat bir hafta kadar sonra doğdu. Derya ya onu öpmek istediğimi söyleyip spor odasına gidelim mi dedim. Kabul etti ve o anda sanki kalbim patlayacaktı. Giderken daha tabi benim çadır kuruldu , elim cebimde tuta tuta gidiyorum.

Spor odasına girdiğimiz anda Derya arkasını döndü ve ve burun buruna geldik. Hemen acemice öpüşmeye başladık tabi, bu arada kız geri geri gittikçe duvara kadar yaslandık ve ben de üzerine yüklendim kızın ve alet tam kasıklarına dayandı ve Derya farkına vardı, ben eyvah derken , elini götürdü görmek istiyorum dedi. Bende seninkini görürsem olur deyince , sen benimkini başka zaman görürsün söz dedi. Fermuarımı indirdim ve o zamanlar giydiğim beyaz külot sırılsıklam tabi, aradan çıkardım yarragı, nasıl bir şaşkınlıkla bakıyor , elle istersen dedim , ortalığı kolaçan etti ve önce parmaklarını değdirdi nasıl zonkluyor ama öleceğim sandım. Sonra biraz avucuna aldı ve ben diyeyim  siz deyin iki dakika geçmeden bana bir şeyler oluyor deyip kızın üzerine benim pantolona nereye denk gelirse boşaldım tabi ben, ,ikimiz de gelen şeyden şaşkın ve ben ilk defa bu kadar koyu ve renkli olan spermlerimi görüyordum, korktum acayip tabi. Derya bir koşu kaçtı tabii bu arada. Sonra beş dakika kadar bekledim ve bende çıktım. Suratımda kendini milli zannetmenin verdiği gurular dolaştım bütün gün okulda. Hey gidi günler heyyy.


1 yorum:

  1. okulda yaşananlar hep fixtir zaten

    "benim ki seninkinden büyük"
    "hadi karşılaştıralım"

    vs

    sonuç, aslında herkesin içinde az biraz eşcinsellik vardır :)

    YanıtlaSil